Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Mahmut Mutlutürk, Burdur Gölü'nde suların çekildiği alanların imara açılması planlarına sert tepki gösterdi. Mutlutürk, göl zeminlerinin deprem tehlikesi ve sıvılaşma riski taşıdığını belirterek, bölgedeki yapıların olası bir sarsıntıda büyük hasar göreceğini söyledi.

Burdur Gölü’nde iklim krizinin de etkisiyle suların çekilmesi devam ederken, ortaya çıkan yeni alanların akıbeti bilim dünyasının gündeminde. Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Mahmut Mutlutürk, göl sularının çekildiği bu kısımların kesinlikle imara açılmaması gerektiğini belirterek, hayati bir uyarıda bulundu. Mutlutürk, bu zeminlerin yapılaşma için uygun olmadığına dikkat çekerek, "Hepimizin de bildiği gibi gerek bütün dünyada, gerekse ülkemizde bir iklim krizinden bahsediliyor. Yaşadığımız bölgede hemen yanımızdaki Burdur Gölü'nde her geçen gün göl sularının azaldığını görüyoruz. Çok dikkat etmemiz gereken bir konu var. Gölün çekildiği alanlarda yapılaşma için hiçbir şekilde talepkar olmamalıyız. Çünkü gölün çekildiği alandaki zeminler yapılaşma için uygun yerler değil," dedi.

Deprem ve Sıvılaşma Tehlikesi: Fethiye-Burdur Fay Zonu

Prof. Dr. Mutlutürk, uyarılarının temelinde bölgenin jeolojik yapısının yattığını vurguladı. Burdur'un hemen yanı başında Fethiye-Burdur Fay Zonu adı verilen aktif bir fay hattının bulunduğunu hatırlatan Mutlutürk, bu fay hattı üzerinde belli periyotlarla büyük depremlerin yaşanabileceğini belirtti. Göl zeminlerinin, böylesi bir deprem anında en riskli alanlar olduğunu ifade eden bilim insanı, ortaya çıkan göl zeminlerinin mühendislik açısından büyük sorunlar barındırdığını söyledi.

Mutlutürk, "Bu deprem yaşandığında orada yapılan binaların ayakta durması mümkün değil. Çünkü göl zeminleri özellikle deprem sırasında gerek sıvılaşmada, gerek oturmalarda, gerek benzeri mühendislik sorunlarında çok fazla zarar görebiliyor," diyerek olası faciaya dikkat çekti.

"Doğa İle Baş Edemezsiniz, Göl Geri Gelebilir"

Jeoloji Mühendisi Mutlutürk, doğanın döngüsünün unutulmaması gerektiğinin altını çizdi. Suların çekilmiş olmasının geçici bir durum olabileceğini belirten profesör, "Doğa ile baş edemezsiniz. Doğa oraya göl koymuş ve orada göl duracak. Bugün için göl suları çekiliyor ama belki yıllar sonra biz göle tekrardan kavuşabileceğiz. Tekrar kavuştuğumuz zaman bu sefer de binalar için gölü mü kurutacağız?" sorusuyla yetkililere seslendi.

Mutlutürk, Burdur Gölü ve çevresindeki yapılaşma ısrarının sonuçlarının ağır olacağı konusunda uyarısını yineledi: "Burdur'da deprem nerede olursa olsun göl kenarında binalar hasar görecektir. Gölün üzerine yapılan yapılar mutlaka hasar görecektir." Bilim insanlarının bu net ve önemli uyarısına rağmen, yerel yönetimlerin ve imar planlamacılarının göl çevresindeki yapılaşma baskısına karşı nasıl bir duruş sergileyeceği ve bu kritik jeolojik tehlikeyi göz önünde bulundurup bulundurmayacağı büyük bir merak konusu olmaya devam ediyor.